Motosiklet Sürücülerinin Davranışlarının Düzeltilmesi

Motosiklet Sürücülerinin Davranışlarının Düzeltilmesi


27.03.2015

Sürücü Davranışlarının Modifiye Edilmesi

Sürücülerin performansı anlayış kapasitelerine ve sürüş becerilerine bağlıdır. Sürücünün hareket tarzı ise sürücünün gerçek yaşam içinde yaptıkları ile ilişkilidir. Performans ile hareket tarzı arasındaki mesafe trafik güvenliği açısından ana kavram değildir. Performansı çok iyi olan birisi belki de kişiliği itibariyle arkasına yolcu olarak binilebilecek güvenli biri hiç değildir. Çevresine aldırmadan uyumsuz bir tarzda daha hızlı sürmek, yoğun trafikte diğer araçları geçmek ve makaslamak gibi kendi özel görev zorluklarının seviyesini kafasına göre belirleyen, olgunluktan yoksun kişiler her an kaza yapmağa namzettirler.

Motosiklet sürücülerinin çoğu kendilerinin diğer sürücülerden iyi olduğuna inanır. Bilhassa yeni, genç sürücüler sistematik bir çelişki içinde şahsi risklerinin diğerlerininkinden daha az olduğu düşüncesindedirler. Ve kişilerde bu görüş tecrübeyle aksini yaşadıklarında bile değişmemektedir. Bu şekilde, riski kendisi için olduğundan düşük görmek sürücülerin tutumlarını güvenlik ölçülerini koyarken daha basiretsiz hareket etme şeklinde tezahür eder.

İnançlar sürücü bireylerin iki noktayı düşündüğünü akla getirir:

1. Karşılaştığımız sürücülerin çoğu kendilerini diğerlerinden daha iyi olarak kabul ederler.
2. Sizin kendiniz hakkındaki değerlendirmeleriniz, sürüş becerileriniz ve güvenlik ölçüleriniz hakkında, diğer motosiklet sürücüleri ile aynı doğrultuda çakışır.

Motosiklet sürücülerinin davranış tarzlarını değiştirmeleri için kazaya karışmalarında merkezi rolü oynayan değişik şahsi faktörlere bakmalıyız:

1. Nasıl yaşıyorsak öylede süreriz. Eğer sizin şahsi yaşam tarzınız dikkat, müsamaha, ön görü ve diğerlerini de düşünmek şeklinde ise o zaman sürüşünüzde aynı şekilde olacaktır. Eğer yaşam tarzınız bu iyi değerlerden yoksun ise sürüş tarzınızda saldırganlık, kabalık ve budalaca risk alma şeklinde olacaktır. Bunun sonucunda aklı başında bir karaktere sahip diğer sürücülere göre daha yüksek bir kaza yapma oranına sahip olursunuz.
2. Kişinin olgunluk ve kültür düzeyi. Güvenli sürücülerle kıyaslandığında kazaya eğimli sürücülerin daha az olgun, daha az kültürlü ve seçimlerinde ve zevklerinde daha kültürsüz oldukları görülür. Zekide olsalar düşük şeylere tutkulu, kanunlara karşı kayıtsız davranış kalıbı içinde ve anti sosyal kişilerdir.
3. Kanunlara saygısızlık. İyi sürücüler sadece kanunlara uymakla kalmayıp hareketlerini kontrol etmeyi içselleştirirler. Onlara bu kuralları uygulamaları için kanun veya dış bir baskı unsuru gerekmez. Sürüş şeklimizin tüm şahsi sorumluluğunun tam olarak tarafımızca kabul edilişi hepimizin öğrenmesi gerekli en önemli konudur.
4. Şahsi zevk ve heyecan aramak. Sürüş güvenliğini etkileyen diğer dürtüler rekabetçilik, güç ve kontrol duygusu, şahsi zevk alma peşinde koşmak yüksek kaza oranlarında başlıca rol oynayan faktörlerdir. Bu dürtüler genç sürücüler arasında bilhassa önemli rol alır. Genelde motosikletlerini gösteriş yapıp kız arkadaşlarını etkilemek için kullanırlar. Heyecan yaratmak ve cesaret/hüner sergilemek isterler.
5. İntihar eğilimi. Kazalar elde olmayan sebeplerle olursa adı kazadır ancak incelenen bazı kazada acaba intihar mı etmiş dedirtecek bulgulara da rastlanılmaktadır.
6. Hız tercihi ve kaza riski. Hızı yeterince ciddiye almamak, sürücünün ölebileceğini idrak edememesinden kaynaklanır. Hız zamandan tasarruf etmekten ziyade verdiği zevk için istenir ancak ölümlü kazalarda hız faktörü genellikle ön sıradadır.

Kültür bizi diğer insanları da düşünmeye iter. Sadece diğer sürücüleri değil ama yayaları hatta hayvanları ve çevreyi. Kültürlü bir insan yoğun bir yaşam mahallinde motorunu bağırtmaz. Bunun orada yaşayanları, yaşlı yada değil rahatsız edeceğini bilir. Yine bir hastanenin önünden geçerken motorunu bağırttırmaz. Hareketlerinin diğer insanlar üzerindeki olumsuz etkilerini göz ardı etmez. Kaldırımda araç bekleyen birilerinin olduğu yoğun yerleşim merkezlerinde hız yapmaz.

Güvenli sürüşü öğrenmek, diğer insanlarla doğru iletişimde olmanın da öğrenilmesidir. Onlarla nasıl, ne zaman iletişim kuracağını bilmek ve onlardan gelen mesajları iyi anlayabilmektir. Selektör, fren lambaları, korna kullanma ve göz teması gibi ipuçlarını iyi bir sürücü doğru kavrayabilmelidir.

Sonuç olarak kazalardaki en büyük faktörün insan olduğunu söyleyebiliriz. Bilhassa ülkemizde tahsiline devam etmeyen, kanunlardan bihaber hatta ehliyet almağa yaşı bile tutmayan kültürsüz gençlerin sürücü koltuğunda bolca görülmesi kazalarında gittikçe artacağının göstergesidir. Tecrübe ille de kaza yapmak, düşe kalka öğrenmek değildir. Eğitimle, bilginin açığa çıkarılmasıyla ve doğru donanım ve metotlarla icra edilen kontrollü talimlerle, başkalarının hatalarından da ders çıkarabilmekle elde edilirse anlamlı olur. Olgunca ve medenice olur. 

Alkollü sürüşten kesinlikle uzak durunuz. Aç karnına, tıka basa tok karnına, yorgun, üşümüş, kızgın, uykusuz yada stres altında sürüş yapmaktan kaçınınız. Motosiklet sürücülüğü çok keskin bir dikkat ve zihinsel yoğunlaşma ister.

Yazar:  Alpaslan Kuzucan


motorcular.com'da üye ve kurumsal kullanıcı üyelerinin oluşturduğu tüm içerik, görüş, bilgi ve belgelerin doğruluğu, eksiksiz ve değişmez olduğu, yayınlanması ile ilgili yasal yükümlülükler içeriği oluşturan kullanıcılara aittir. motorcular.com portalına girilen içeriklerin, görüş, bilgi ve belgelerin yanlışlık, eksiklik veya yasalarla düzenlenmiş kurallara aykırı olmasından motorcular.com hiçbir şekilde sorumlu değildir. Sorularınız için ilan veren üyeler ile irtibata geçebilirsiniz.

bucaefeler.com.tr
Başa Dön