Talim Yapma Usulü
Eğitimde Bölümlere Ayırmak ve Talim…
• Öğrendiğinizle yetinmeyiniz.
• Talim, talim ve yine talim yapınız.
Gelişen teknoloji bize daha güvenli motorları sunmaktadır, aynı zamanda daha hızlı motorları da. Trafik yoğunluğu her gün artmakta ve sürüşü daha tehlikeli bir hale getirmektedir. Sıradan sürücüler motorlarından güvenlik içinde hoşlanabilmek için her türlü desteğe gereksinim içindedirler. Bizden daha iyi manevra yapan birini görmüşüzdür ve onun bu beceriyi kazanış şeklini hep merak etmişizdir. Kitapları okuyun, arkadaşlarınızla konuşun, temel sürücü kurslarına gidin, hatalarınızdan öğrenin, öğrenmek için birisine sormaktan çekinmeyin yani kısaca daima öğrenilecek yeni beceriler olduğunu unutmayınız. Yollardaki gelişen yeni durumları görmenin yeni bakış açıları olduğunu ve bu yüzden de sizin kendinizi geliştirmek adına yapabileceğiniz yeni şeylerin her zaman olacağını biliniz.
Çalıştığınız bir tekniği öğrenmenin en iyi yolu onu doğru bir şekilde bölümlere ayırmak ve sırasına göre bu bölümlerin talimidir. Mesela önemli bir teknik olan U dönüşü için aşağıdaki talim yapma sırası önerilir.
1. Debriyaj ve gaz kontrol talimi.
2. Arka fren talimi.
3. U dönüşü bakış talimi.
4. Pozisyon ve karşı ağırlıkla dengeleme çalışması.
Şayet siz gazı ve debriyajı kontrol etmeyi henüz yapamıyorsanız motorunuzu yavaş süratte dengede tutmaya çalışmanız anlamsız olacaktır. Önce temel tekniklerle başlayıp sonra dönüş gibi tekniklere geçmek gerekir.
Temel teknikler içinde beden ağırlığının kullanımı, debriyaj, gaz ve fren kullanım becerilerinin kazanılması vardır. Dolayısıyla keskin bir dönemeci temel kurslardan geçmiş, yeterli düzeyde temel eğitim talimi yapmış yeni bir sürücü alabilmelidir. Burada önemli olan yeni sürücünün eğitiminde gerek kendisine güven duygusunun oluşmuş ve gerekse de motosikletinin özelliklerini yeterince tanımış olmasıdır. Daha karmaşık yarış tekniklerini bilmesi gerekmemektedir. Yine temel tekniklerin zaman içinde sürücü tarafından talimlerle geliştirilmesi lazımdır ancak burada kişi kendisini zorlamamalı ve sabırlı olmalıdır. Yani bir dönemci ne kadar hızlı alabildiğini ölçmek için düşene kadar talimlerine devam etmemeli ve zorlandığını hissettiği noktada durmalıdır. Çünkü temel becerilerin yanında dönüş hattının okunması, frenleme mesafesinin tahmini, muhtemel tehlike öngörümü gibi zamanla kazanılacak becerilerde vardır. Bunlar zaman içinde gelişecek ve kişinin çıtasının yükselmesine sebep olacaktır. Sürekli ilgili yayınları takip etmek ve arkadaşlarınızla konular hakkında görüşmeler yapmak varsa ileri seviye yol, trafik okunması ve sürüş stratejisi geliştirmesi için yapılan toplantılara katılmak çok önemlidir.
Her zaman ne yaptığınızı düşünüp sonuçlarını analiz yapınız. Temel becerilerle başlayıp bunları geliştirdikten sonra daha karışık olan sürüş strateji ve tekniklerine doğru yöneliniz. Beceriler ve kendinize olan güveniniz talimlerle daha üst seviyede oluşacaktır. Yeni teknikleri ve yeni motosiklet teknolojilerini daima takip ederek yeni bir şeyler öğrenmeğe daima açık olunuz. Bir tekniği öğrenirken bunu düşük süratlerde yapınız ve yaptığınız talimlerin neticesinden memnun olduktan sonra bir sonrakine geçiniz. Bir kere de bir çok tekniği çalışmağa kalkmayınız. Çünkü değişkenler çok fazladır. Acil durum tekniği örneğini alırsak acili yet derecesine göre farklılıklar gösterebilen şekilleri vardır. Ama temel nokta ön freni kilitlemeden en kısa sürede elciğin hızla sıkılabilmesidir. Acili yetin derecesine göre bu durumun içine arka fren yada vites küçültme de konabilir ancak en üst acil durum sadece ön freni kilitleme noktasından bir önceki safhaya kadar maksimum süratle sıkmış olmaktır. Yine motosikletinizin teknolojik yapısı da burada bir değişken unsurdur. Kafa açısı çok fazla olan motorlarda ön fren ağırlıklı kullanmak kafa dönmesi ve neticesinde kaymanın yada devrilmenin olmasına sebep olabilir. Yani her tekniğin motosiklet teknolojik yapı faktörü ve olayın acili yetinin yarattığı değişkenlerine göre de talimlerle geliştirilmesi dolayısıyla tamamen öğrenilip sonra bir başka tekniğin çalışmasına geçilmesi tavsiye edilen şekildir.
Yazar: Alpaslan Kuzucan