Motoru Yatırmak (Low-Side)
Motoru yatırarak bırakmak(low-side) nedir?
Genellikle kazayı önlemek için motor yatırılır diye bir inanış vardır..
Bu aslında artık pek geçerli olmayan bir durumdur çünkü 1970lerdeki bu gerçek yeni lastikler, fren ve süspansiyon sistemlerinin devreye girmesiyle tartışılır bir hale gelmiştir. Yani artık geçerliliğini yitirmektedir.
1960-70 lerde gerçekten son derece traksiyonu zayıf, her an patlayabilen ve patlamasıyla birlikte motoru feci bir yalpayla adeta yere vurmaya çalışan lastikler ve frenler dokunmaktan adeta korktuğumuz, biraz ölçüyü kaçırınca hemen kilitlenen ve savuran yapıları ile sürücülerini kazalardan kaçınabilmek için motorlarını gidiş yönünün gerisine , sağa yada duruma göre sola yatırarak yere indirmek zorunda bırakırdı. Ancak bu da çoğu zaman kırık kemikler, baş travmaları yada motorun hurdaya çıkması demekti.
Şimdiki teknoloji ile duruş mesafeleri çok kısalmıştır. Yani eskiye göre durulamayacak mesafeler artık rahatlıkla durulabilir hale gelmiştir. Gelişen lastik sanayi sayesinde traksiyon çok iyileşmiş ve frenler disk sistemi ve abs ile son derece sıkı ve güvenli kullanılabilir hale gelmiştir. Yani artık eski günlerde motor eğitiminin bir parçası olan yatırma konusu geçerli değildir. Böyle bir konu artık ders olarak öğretilmemektedir. Esasen bu teknik o zamanlarda da büyük ihtimalle düştüm demek istemeyen motorcularının başlattığı bir masum yalandı belki de!
Şu anda kazadan kaçınabilmek için bir çok eğitmen motorunuzun üzerinde dik kalmayı önermektedir. Çünkü lastiklerin yer tutunma gücü metalden çok daha fazladır ve büyük ihtimalle siz yattığınızda çok daha fazla bir hızla savrulacaksınızdır. Motoru bir kere yatırdığınızda artık nereye gideceğiniz ya da nerede duracağınız konusunda herhangi bir kontrolünüz kalmaz. Bu yüzden acil frenleme ve kıvırma tekniklerinde ustalaşmanızı öneririz.
Belki korkuluklarının üzerinden uçacağınız bir köprü ya da köprüyol üzerinde yada bir uçurum kenarında alta kalıp bariyerlerin üzerinden aşağıya uçmamak için bu yapılabilir ama bu mutlak bir ölümden kurtulmak amacıyla ve ciddi yaralanmalar göz önüne alınarak sağ kalabilmek için yapılmış bir davranıştır. Yani artık alternatif yoksa mecburen yapılacaktır. Önemli olan ise bir kazayı önceden engellemektir.
Motor devirme kazaları genel olarak iki sebebe bağlanır:
1. Ön frenin gevşek olarak arka frenin ise sıkı bir şekilde sıkılması.
2. Motorcu frenlemeyle kıvırma fiilini eş zamanlı yapar ya da kıvırmayı doğru yapmamıştır.
Doğrusu ise her iki frenin birlikte kullanımıdır, şayet dönemeç alırken frenleme söz konusu olursa önce motoru doğrultun ve sonra fren yapın ama eğer viraja yatmış durumda frenleme mecburiyeti varsa frenleri çok yumuşak dozda kullanın ve gazı aynı yumuşaklıkla kesin. Bu karşınıza çıkan bir engelden kıvırma ile kaçış şansınız olmadığında yapılacak bir uygulamadır. Şayet kaçış şansınız varsa arka freni hassasça kullanıp motor dönüş hattını biraz daha kapatabilirsiniz ve böylece de engeli bertaraf edersiniz yok eğer hattınızı açarak geçmek uygunsa hafifçe ön fren uygulamasıyla motoru kaldırarak engelin dışından geçersiniz. Tabi kıvırma ile engeli bertaraf etme şansınız varsa bunu öncelikle kullanınız. Burada ki incelik kıvırma anında eş zamanlı olarak fren uygulaması yapılmaması gerektiğidir. Frenleme ya kıvırmadan önce yapılıp bırakılır ve kontra basılarak kıvrılır ya da kıvırma yapıldıktan sonra fren uygulanır. Kıvırma ile frenleme eş zamanlı uygulanmamalıdır.
Her şeye rağmen motoru yatırma mecburiyetiniz doğarsa şöyle yapılır:
1. Motoru yatıracağınız taraftaki, yani alt taraftaki bacağınızı motordan uzağa, dışa doğru alın. Düşüşte motorun altında kalmamalıdır.
2. Motoru kendinizden uzağa itiniz, bırakınız gitsin. Motora asılmayın.
3. Kayma anında yoldan çıkmaya, arkanızdan gelen trafiğin altında kalmamak için, yapabildiğiniz oranda çalışınız.
4. Düşerken motorunuzu kurtarmaya çalışmayın. Motor yerine konabilir ama siz tekrar geri gelemezsiniz.
5. Şayet teker yaparken motor denge noktasını aşar ve siz bunu kontrol edemezseniz motoru altınızdan itin gitsin.
6. Yerde sürüklenirken başınızı kollayın, bedeninizi kasmayın, eklem yerlerinizin bir yere takılıp dönmemesine dikkat ediniz ve sakın tam durmadan bir ayağınızdan ya da kolunuzdan destek alarak kalkmaya kalkışmayınız. Bu kırık çıkık demektir çünkü o andaki kayma süratinizi doğru tahmin etmeniz olanaksızdır.
Yazar: Alpaslan Kuzucan